4.4. Nezaket ve Görgü Kurallarını Destekleyen Unsurlar

Hoşgörü

Hoşgörü, başkalarının eylem ve yargılarına saygı göstermek, farklı görüşlere sabırla katlanmak ve çoğunluğun görüşünden farklı olsa bile kendi görüşümüzü ifade ederken  diğerlerine zarar vermemek anlamlarına gelir. Nezakete zemin hazırlayan ruhsal bir unsur olan hoşgörü aynı zamanda; izin verme, aldırmama ve hoş karşılama anlamlarını da içerir. Başkalarının duygu ve düşüncelerine hoşgörüsü olmayan bir kişinin nazik olması mümkün değildir.

Tevazu

Sosyal ve kültürel olarak kendimizden daha düşük konumda olan kişilere saygı ve anlayış göstermek anlamına gelen tevazu, nezaketin temel unsurlarından biridir. Tevazu ve sadelik, nezaketin dış yönü üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Aşırılık, gösteriş ve şatafat ise nezaketin tam tersidir. Görgülü ve nazik insanların doğal çekiciliği, gösterişe gerek kalmadan etkili bir şekilde kendini gösterir.

Dikkat

Etrafındaki gelişmelere ilgi duymayı, bunlara başka gözle bakmayı ve diğer taraftan bundan sonuç çıkartarak davranış ve düşüncelere yeni manalar kazandırmayı sağlar. Normalde nazik ve iyi bir ruhsal yapıya sahip insanların bile kendi dışında insanlardan edineceği çok şey vardır. Görgü dış dünyadan soyutlanamaz ve değişen hayat koşulları görgüyü etkilemektedir. Bunları görmenin yolu dikkatli ve gözlemci olmaktan geçer.

Zaman içinde kavramlar, tutum ve davranışlar, doğal olarak gelişmelerin etkisi altında kalarak değişmekte ancak temel değerler ve kurallar aynı kalmaktadır. Hayatı medeni ölçüler içinde yönlendirme sanatı nezaket ve görgü kurallarından geçmektedir.